Revue des Deux Mondes dergisinde Tolstoy üstüne bir yazı okuyorum, meğer milletinin diniyle çok ilgilenirmiş Tolstoy, tıpkı İngiltere’de George Eliot gibi. Tolstoy’un din konusunda yazdığı bir kitap olacak, adı sanırım ki Benim Dinim’dir, kimbilir ne güzel bir kitaptır bu yazıdan anladığıma göre, İsa dininin her zaman gerçek kalacak yönlerini ve bütün dinlere ortak olan değerleri …| Cafrande Kültür Sanat
Bugün radyoda Federal Almanya’da geçen yıl intihar edenlerin sayısını verdiler. 13 bini aşıyor. Günde 50 kişi. Ne korkunç bir sayı. Anarşiden öte. Burada kapitalist gelişimin bunalımını yaşayan insanların çıkmazı ve sorunları bizden daha mı güç, bilemiyorum. Sana ne kadar uzun süredir yazamadım. Ben de bu gece yarım ile iki arası uyudum. Yatarken camın öbür ucunda …| Cafrande Kültür Sanat
Yeniden düşündüğümde, o öğleden sonranın ne kadar korkunç olduğunu daha iyi anlıyorum. Babam, beni Chapultepec korusunda yürüyüşe götürmüştü. Orayı, yaşlı sedir ağaçlarından ötürü özel olarak severdi. Pek çok kez olduğu gibi kol kola yürüyorduk; bana kimi yerleri, insanları, olağandışı durumları, renkleri gösteriyordu. Gözünden pek az şey kaçardı. Onun gözlem biçiminden çok şey öğrenmişimdir. Görünüşte böylesine …| Cafrande Kültür Sanat
Ömrümde ilk okuduğum roman Alphonse Daudet’nin : Le Petit Cime idi. Ondan sonra Kerem ile Aslı’yı okudum. Bu bir ortaçağ türkülü hikayesidir. Kuruluş biçimi La Chanson de Roland’ın tıpkısıdır . Bu hikayeyi okumak yasaktı. Onu okuyanlar karasevdaya tutuluyor, deliriyordu. Bu hikaye üstüne, onu okuyanlar için halk arasında daha çok şeyler anlatılıyor, karasevdaya tutulanlara örnek gösteriliyordu. …| Cafrande Kültür Sanat
Sevgili Cemo, İşte sana üç fotoğraf! Daha çok olabilirdi ama bunları bulduk. Yeni eve henüz yerleşemedik. Herşey altüst. Her ne hal ise beni hoş gör. Fotoğraflardan biri üniversitedeki k kimlik cüzdanından büyütülmedir. Hani o saçın ortadan ayrılmış olanı. Biri ihtilâlde (1960) Ülke’deyken ki, biri de iki halim. Saçın yandan taranmasıyla doğruca arkaya taranması arasında, insanın …| Cafrande Kültür Sanat
Dün akşam arzu ettiğin gibi Adele’im, bu mektubu sana geri vermiş olsaydım, çok üzülecektim; bende yarattığı korkunç düşüncelere rağmen, bu mektup benim için çok değerli, çünkü beni hâlâ sevdiğini ispatlıyor. Mutlulukla itiraf ediyorum ki, hatalı olan yalnızca benim ve gerçek bir pişmanlıkla, beni affetmen için yalvarıyorum sana. Hayır, Adele’im, seni cezalandırmak benim ne haddime! Seni …| Cafrande Kültür Sanat
İsviçre’nin en büyük yazarı Robert Walser, yaşamının son 26 yılını burada akıl hastanesinde geçirmiş, 1956’da ölene dek. Bu büyük yazara ekmek bile vermemiş bu ülke, uşaklık bile yapmış bu adam, çevreye uymadığı için tımarhanede kalmış 26 yıl, Thomas Mann’dan, “edebiyatın emperyalisti” diye söz ediyor, ne kadar haklı. “Yalnız korkak ve yaşam canlılığı göstermeyenleri küçümsüyorum!” diyor, …| Cafrande Kültür Sanat