Leylâcık, Bazıları öyledir, okumazlar, ciddî düşünemezler. Gene de aydın olmaktan vazgeçemezler. Hatta aydın kişi oldukları için kendilerinde mutlu bir baht, gizli de olsa, bir müstesnalık bulurlar. Bu, bir toplum derdidir. Ferdi bunlardan ötürü ayıplamak pek doğru ve yerinde olmaz. Bilirsin ki insan, muhitiyle doğru orantılı gelişir, örnekleşir vs. Şimdi bunları niye yazıyorum değil mi? Aramızda …| Cafrande Kültür Sanat
“Başka neyim var bu dünyada, sen söyle sevgili?” Ve korkuyorum. Korkum şu: Annenin, ablanın istediği tipte bir kadın olma yolunda hızla gidiyorsun. Sana ÖLÜM’den İNTİHAR’dan sık sık açmamın asıl sebebi bu sevgilim. Sen bunu istemez, bundan tiksinirsin gerçi. Ama yaşayışın buna götürmeğe uygun bir eğilimde. O zaman da bana ölmek düşer. Ben hocalık ettim Leylim. …| Cafrande Kültür Sanat
Leylim, yarı canım. Eve gelmeden gidip mektubunu aldım. Ne kadar şanssız adam olduğumu bir kez daha anladım. Ne olurdu o namussuz odacı mektubu bir gün geç atmasaydı! Ama “birinci” cıgarasından üç günde soğuduğuna göre, benim burada bu gecikme işi için hayıflanmam da boşuna! Mektupta yazdığına, anlattığına, orada yüz yüze iken ne diye hiç dokunmadın, dokundurtmadın? …| Cafrande Kültür Sanat
Mesele vermekle bitmezmiş meğer. Kabul ettirmek, yüzümü dönünce bir kenara alelade fazladan ve hurda bir nen gibi attırmamak varmış. Öğrettin, sağ ol. Leylâ, Sevmeyi, neleri nice ya da nasıl sevmeyi, (nedenli ya zırva da olsa) sana öğretmek, kabul ettirmek gibi bir çabam olamaz elbet. Bu her şeyden önce sana saygısızlık, seni önemsemezlik olur. Gelgelelim …| Cafrande Kültür Sanat
Leylim, Mektubunla da başladın kırmağa beni. Vurmağa beni. Bi bakıma bu da gerekli. Biri gerek sana, provasız vurasın, kırasın diye. Beni seçtiğine iyi ettin. Katlanırım. Üzmem seni, yanıtlayıp çileden çıkarmam hiç değilse. Bak canım, her ikisine de bir saygısızlığım, bir özel sevisizliğim yok ama beni Said’Ie, Nevzat’la bir tutmam gene de -aşağılanma demeyeyim- “sıradan biri …| Cafrande Kültür Sanat
Charlie Chaplin’in dediği gibi “Dünyayı anneler, şairler ve öğretmenler yönetseydi, kimseler sızlanmazdı!” Ama o da bencileyin hayalci. Nerede o cici anneler, namuslu, bilimci öğretmenler, yiğit şairler? Belki 2000 yılından sonra… Ah be! Çıktın en sonu kutudan! Ama ne çıkış… Başım, sırtım sancılı, şöyle bir uğrayım demiştim. İyi etmişim. Önce ağız dolusu kalayı bastım sana. Şundan: …| Cafrande Kültür Sanat
Leylim Canım, Nasıl bir cehennemdeyim bilsen. Ciddî şekilde sağlığından endişedeyim. Gitgide idee fixe halini almağa başlıyor. Bir boklar yerim herhal. Ses et, buradayım de, ne dersen de, sağ olduğun bileyim tek. Hayattan, candan da tatlı dostluklar vardır. Çok yaşadım böylesini. Ne bileyim -affet- felek denedi de bizi, namuslu çıktık. Neyse. Diyeceğim seninki böylesi de değil, …| Cafrande Kültür Sanat
Sevgili Canım, Geldi. Mektubun, üç kitap ve bir dergi. Sağ ol, öperim seni. İstediğin gibi, hemen şiir göndermeği nasıl isterdim bilsen. Dağınık, henüz toparlayamadım. Sağlam mısralar yakaladığımı sanıyorum. Bu hali, bilhassa kendinde, bir kısırlık, bir tükenme saymanı asla kabul edemiycem. Say sanatçının belirli özelliğidir bu. Biz (ve hele sen!) ne makine ne de hamalız! Sayıca …| Cafrande Kültür Sanat
Benim işler, şöyle böyle sevgilim… Bu sıra kötüye gidiyor. Belli olmaz ama bir ihtimâl bu, belki hiç göremiycem seni. Belki sana yazamayacağım, seni aramaktan çekineceğim, sakınacağım bir yerlere götürürler. Hiçbir şey yapamam, Allah kahretsin, üstelik anlarım da olacakları. Nidelim kardeşçiğim? Belki de bir köşede işimi bitirirler! Merhaba, Bu ara yazamadım, bağışla! Ama kim bilir, belki …| Cafrande Kültür Sanat