Leylim, İngiltere’ye gittiğini gazetede okudum. Bu nedenle -dönüş zamanını bilmediğimden- sana teşekkürde geciktim. “Eski Sevgili”yi roman boyutlarında ele alabilirdin. Gene de çok güzel. Adını bana danışsaydın, “Eski” yerine “Ölümsüz” ya da “Sonsuz” olmasını isterdim. Uygunu, yakışığı budur çünkü. Neyse, bu konuda fırsat bulunca konuşuruz. Yahut yazışırız. Sana Dr. ismail Beşikçi’nin imzalı kitabını gönderiyorum. İlgilenir, yara...| Cafrande Kültür Sanat
Leylâ’m, Kardeş Çocuk! Bu kadarı da çok oldu. Ne oluyorsun yahu? Gelince bir temiz ıslatıcam seni. Kendine gel! Sen, üzüntüye, kahra lâyık veya müstahak değilsin. Yaşaman, asıl senin yaşaman lâzım. Hiç kimse, yaşamayı senin kadar hak edemez. Anladın mı? Sen, öyle birisin işte. Bunu belle, buna inan. Şendeki altın yürek, altın da lâf mı, o …| Cafrande Kültür Sanat
Leylâcık, Bazıları öyledir, okumazlar, ciddî düşünemezler. Gene de aydın olmaktan vazgeçemezler. Hatta aydın kişi oldukları için kendilerinde mutlu bir baht, gizli de olsa, bir müstesnalık bulurlar. Bu, bir toplum derdidir. Ferdi bunlardan ötürü ayıplamak pek doğru ve yerinde olmaz. Bilirsin ki insan, muhitiyle doğru orantılı gelişir, örnekleşir vs. Şimdi bunları niye yazıyorum değil mi? Aramızda …| Cafrande Kültür Sanat
“Başka neyim var bu dünyada, sen söyle sevgili?” Ve korkuyorum. Korkum şu: Annenin, ablanın istediği tipte bir kadın olma yolunda hızla gidiyorsun. Sana ÖLÜM’den İNTİHAR’dan sık sık açmamın asıl sebebi bu sevgilim. Sen bunu istemez, bundan tiksinirsin gerçi. Ama yaşayışın buna götürmeğe uygun bir eğilimde. O zaman da bana ölmek düşer. Ben hocalık ettim Leylim. …| Cafrande Kültür Sanat
Leylim, yarı canım. Eve gelmeden gidip mektubunu aldım. Ne kadar şanssız adam olduğumu bir kez daha anladım. Ne olurdu o namussuz odacı mektubu bir gün geç atmasaydı! Ama “birinci” cıgarasından üç günde soğuduğuna göre, benim burada bu gecikme işi için hayıflanmam da boşuna! Mektupta yazdığına, anlattığına, orada yüz yüze iken ne diye hiç dokunmadın, dokundurtmadın? …| Cafrande Kültür Sanat
Mesele vermekle bitmezmiş meğer. Kabul ettirmek, yüzümü dönünce bir kenara alelade fazladan ve hurda bir nen gibi attırmamak varmış. Öğrettin, sağ ol. Leylâ, Sevmeyi, neleri nice ya da nasıl sevmeyi, (nedenli ya zırva da olsa) sana öğretmek, kabul ettirmek gibi bir çabam olamaz elbet. Bu her şeyden önce sana saygısızlık, seni önemsemezlik olur. Gelgelelim …| Cafrande Kültür Sanat
Benim de bütün yazdıklarım senindir. Kabul etmeni dilerim. Zaten bundan böyle senin imzanla yayın yapmağa karar verdim. Takma ad sevmiyorum. Tabii sana göndermeden, kendiliğimden yapmam bunu. Kabul edeceğine ve ağzını sıkı tutacağına inanıyorum. Sevgili ve Aziz bir tane Leylâ, İlettiğin kazağı aldım. İki ellerinden öperim. Bundan önce yazdığım mektup için affını dilerim. Bazı çok çekilmez, …| Cafrande Kültür Sanat
Leylim Canım, Nasıl bir cehennemdeyim bilsen. Ciddî şekilde sağlığından endişedeyim. Gitgide idee fixe halini almağa başlıyor. Bir boklar yerim herhal. Ses et, buradayım de, ne dersen de, sağ olduğun bileyim tek. Hayattan, candan da tatlı dostluklar vardır. Çok yaşadım böylesini. Ne bileyim -affet- felek denedi de bizi, namuslu çıktık. Neyse. Diyeceğim seninki böylesi de değil, …| Cafrande Kültür Sanat